- karşılık olarak
- li hemberî
Türk-Kürt Sözlük. 2013.
Türk-Kürt Sözlük. 2013.
TA'VİZEN — Karşılık olarak, karşılık alınmak suretiyle. Gelecekte gelirinden kesilmek şartıyla … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İSTİAZA — Karşılık olarak, ivaz olarak bir şey istemek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İVAZAN — Karşılık olarak, mukabilinde, karşılığında … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
mukabil — sf., Ar. muḳābil 1) Bir şeye karşılık olarak yapılan, bir şeyin karşılığı olan Düşmanlarla beraber Anadolu da mukabil teşkilat yapmak üzere yetmiş beş kişi kadar göndermiş. Atatürk 2) Bir şeyin karşısında bulunan 3) zf. Karşılık olarak Bir iki… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bilmukabele — zf., esk., Ar. bi l muḳābele 1) Karşılık olarak 2) Birinin söylediği söze karşılık söylenen ben de, size de, sizlere de anlamında kullanılan bir söz Hürmetler ederim. Bilmukabele … Çağatay Osmanlı Sözlük
cevaben — zf., esk., Ar. cevāben Cevap olarak, karşılık olarak … Çağatay Osmanlı Sözlük
karşılıklı — sf. 1) İki kişi veya iki topluluğun arasında geçen ve karşılaşılan harekete eş değer bir hareketle beliren, mütekabil Karşılıklı yardım. Karşılıklı saygı. 2) Birbirine karşı bulunan Salıncağın üzerinde karşılıklı ayakta duran kızlar, fıldır… … Çağatay Osmanlı Sözlük
AYİZ(E) — Mukabil olarak veren. Karşılık olarak verilmi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
BİLMUKABELE — Karşılıklı. Karşılık olarak. Mukabil olarak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
akreditif — is., ekon., Fr. accréditif 1) Güven yazısı, güven hesabı Akreditifi açtırmadan ithal edilecek malı karşılık olarak gösterme olanağı yok. Ç. Altan 2) Kredi mektubu … Çağatay Osmanlı Sözlük
cevap hakkı — is. Bir kimsenin şahsıyla ilgili genellikle basın yayın organlarında çıkan haberlere karşılık olarak düzeltme veya cevap verme hakkı … Çağatay Osmanlı Sözlük